KİBAR, HASSAS VE MERHAMETLİ


Yetişkinlerin yanlış davranışları çocuklar üzerinde zararlı ve silinmesi güç izler bırakmaktadır. Aile bireyleri birbirlerinin ruhlarını anlamaktan uzaklaşırsa kibarlık, hassaslık ve merhamet duyguları gelişemez.



     “Kibar” sözcüğünün anlamı: İnce terbiyeli, görgülü, nazik. Çok geniş anlamları olan “hassas” ise, hisli, çok hisseden, duygulu, hevesli, pek çabuk kolay müteessir olan, alıngan, içli anlamlarını taşımaktadır. Merhamet: Acıyarak, esirgeyerek, sevmek, birini korumak, şefkat göstermek demektir.

     Şimdi kibar, hassas ve merhametli sözcüklerinin zıt anlamlarını düşünecek olursak; “terbiyesiz, görgüsüz. Kaba, hissetmeyen, duygusuz, vurdumduymaz, aldırışsız, hissiz, hevessiz, şefkatsiz, acımasız, sevgisiz, saygısız, kimseyi düşünmeyen anlamlar” ortaya çıkar.



     Çocuklarımızın kibar, hassas ve merhametli yetişmelerini istiyorsak, dikkat edilmesi gereken davranışlarımıza çok önem vermek zorundayız. Hiç kimse çocuğunun kaba, görgüsüz, terbiyesiz, duygusuz, düşüncesiz, başkalarını sevmeyen, hissiz, hevessiz, aldırışsız yetişmesini istemez. Fakat dikkatsiz davranışları ile düşünmeden aile ortamında yapılan hareketler çocuğun psikolojik durumunu altüst ederek olumsuz davranışlara yöneltir.

     Şiddete maruz kalan aile bireylerinin birbirlerine karşı tutumları ve yine eğitsel bir değer taşımayan şiddete dayalı disiplin inançları, çocukları istemeyerek olumsuz davranışlara alıştırmaktadır. Kibarlıktan, hassasiyetten, merhametten uzak bir aile ortamında yetişen çocukların ruhlarında meydana gelen fırtınaların zararlarını keşfedebiliyor musunuz? Evdeki dayak ve zorbalıklar, karşılıklı ithamlar, çekişmeler çocuklar üzerinde kötü sonuçlar doğurur. Küçükken babalarının şiddet kullandığı çocuklar büyüyünce kibar, hassas ve merhametli olamazlar. Karşılıklı tartışmaların yaşandığı, çekişmelerin sürdüğü bir aile ortamında yetişen çocukların büyüdükleri zaman nasıl bir anne-baba olacaklarını düşünmemiz eğitim görevimizin içine girmektedir.

     Çocuklarımızın kibar, hassas, merhametli erkeklerin “efendi” kızların “hanım-hanımcık” yetişmeleri aile ortamının ve yakın çevre atmosferinin demokratik tutumuna, karşılıklı sevgi ve saygının özüne, birbirlerinin ruhunu iyi anlamalarına bağlıdır. Aile bireyleri ve yakın toplumun fertleri medenice davranışlar içerisinde hareket ederlerse yetişecek çocuklar büyüklerini “mükemmel insan” olarak görür ve onların davranışlarını örnek alırlar. Çocukların büyüklerinden alacakları örneklerin, onların ruh sağlığı açısından önemi büyüktür. Çocukların his dünyalarının sağlığı, aile ortamının hoş görürlülüğüne, demokratik anlayışına, karşılıklı fedakarlığa, kavgadan gürültüden sakınmaya önem verilmesiyle gerçekleşebilir.



     Kibarlık, hassaslık, merhametlilik duyguları geliştirilirse, insanlığın, adam gibi adamlığın temelleri sağlamlaşır. Aile ortamı bir binanın parçaları gibidir. Binanın bina olarak ayakta durabilmesi, her şeyinin sağlam olmasına bağlı olduğu gibi, ailenin sağlamlığı da aileyi meydana getiren bireylerin birbirlerine karşı bütün özellikleriyle sapasağlam bağlanmalarıyla mümkün olabilir.

     Eğitimde kibarlığı, hassaslığı, merhameti hedef almadan yola çıkanlar, insanlığı geliştiremezler. Hedefimiz insanlığın gelişmesi olmasa iyiliği, güzelliği, doğruluğu geliştiremezsiniz. Şefkatli, merhameti amaçlamadan doğruluğu, ahlakı, fazileti, hakkı hakikati elde edemezsiniz.

     İçinde yalan-dolan eksilmeyen, her türlü hileye baş vurulan, komşu ile, akraba ile geçinilemeyen, büyüğe hürmet, küçüğe sevgi ve şefkat gösterilmeyen, doğruluk, hak-hukuk nedir bilinmeyen toplumlarda yetişecek çocukların davranışlarından kibarlık, hassaslık ve merhamet bekleyemezsiniz.

     İyi insan, iyi vatandaş yetiştirmenin gerçekleşmesi KİBARLIK, HASSASLIK VE MERHAMET duygularını eğitim amaçlarımızın içine almamıza bağlıdır.


Editör : metinözgen
Site: ..:: Arapgir Postası ::..
URL: http://www.malatyayabakis.com//yazdir.asp?bolum=207